14 Ekim 2021 Perşembe

Come sono diventato marxista? ... / Pier Paolo Pasolini

"Come sono diventato marxista?
Ebbene… andavo tra fiorellini candidi e azzurrini di primavera,
quelli che nascono subito dopo le primule,
– e poco prima che le acacie si carichino di fiori,
odorosi come carne umana, che si decompone al calore sublime
della più bella stagione –
e scrivevo sulle rive di piccoli stagni
che laggiù, nel paese di mia madre, con uno di quei nomi
intraducibili si dicono “fonde”,
coi ragazzi figli dei contadini
che facevano il loro bagno innocente
(perché erano impassibili di fronte alla loro vita
mentre io li credevo consapevoli di ciò che erano)
scrivevo le poesie dell'Usignolo della Chiesa Cattolica;
questo avveniva nel '43:
nel '45 “fu tutt'un'altra cosa”.
Quei figli di contadini, divenuto un poco più grandi,
si erano messi un giorno un fazzoletto rosso al collo
ed erano marciati
verso il centro mandamentale, con le sue porte
e i suoi palazzetti veneziani.
Fu così che io seppi ch'erano braccianti,
e che dunque c'erano i padroni.
Fui dalla parte dei braccianti, e lessi Marx."

Pier Paolo Pasolini ~ (Poeta delle ceneri)





"How did I become a Marxist?
Well…I used to walk among the spring’s little blue and snow-white flowers
those that bloom right after primroses
– just before the acacias become heavy with flowers
as fragrant as human flesh, which rots in the sublime heat
of the most beautiful season –
and I used to write by the shores of tiny ponds,
which over there in my mother’s country, they refer to
using one of their untranslatable words, “fonde”
with the children of farmers
who swam in them innocently
(because they looked upon their own lives impassively
while I thought of them as self-aware)
and wrote the poems of The Nightingale of the Catholic Church:
this was in ’43:
’45 was entirely different.
Those farmers’ children, having grown a little older,
had wrapped red handkerchieves around their necks
and had marched
towards the local prison, with its gates
and its mock-Venetian façade.
This was how I learned they were farmhands
and that thus such a thing as masters existed.
I took the side of the farmhands and read Marx."

Pier Paolo Pasolini ~ (The Poet of the Ashes)

Translated from the Italian by André Naffis-Sahely

https://intranslation.brooklynrail.org/italian/the-poet-of-the-ashes/





Nasıl Marxist Oldum?

Nasıl mı marxist oldum? –
evet.. beyaz ve açık mavi ilkbahar çiçekleri arasında yürüyordum
kardelenlerden hemen sonra açarlar ya hani,
-ve akasyalar, o muhteşem sıcakta
çözülen insan teni kokan çiçeklerle dolup taşmadan kısa bir süre önce
o güzelim mevsimde-
ve annemin köyü yakınlarındaki,
o çevrilemez adla ”fonde” denilen
küçük su oyuklarının kıyılarında yazmıştım,
oğlanlar, köylü çocukları,
yıkanırken masumca / (çünkü duygusuzdu onlar hayatları hakkında
ben inanırken onların kendileri hakkında bilinçli olduklarına)
”Katolik Kilisesi’nin bülbülü”ne şiirler yazmıştım,
Bu dediğim 43’te olmuştu: 45’te bambaşka bir şeydi.
Biraz daha büyüyen köylü çocukları,
kızıl bir kumaş bağlayarak boğazlarına
yürüyorlardı
başkentin kapılarına
ve küçük Venedik saraylarına.
Böyle
öğrendim ben, onların ırgat olduklarını,
ve böylelikle patronların var olduğunu.
Irgatların tarafını tuttum, ve Marx’ı okumaya başladım.

Pier Paolo Pasolini

Çeviren: İsmail Haydar Aksoy

Pier Paolo Pasolini, Rome, 1950,
by Herbert List

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder