Henry Miller - (Tropic of Cancer)
"En aquel preciso momento, en el tranquilo amanecer de un nuevo día, ¿acaso no estaba la tierra aturdida por el crimen y la miseria? ¿Acaso había resultado transformado un solo elemento de la naturaleza, transformado vital, fundamentalmente, por la marcha incesante de la historia? Pura y simplemente, el hombre se ha visto traicionado por lo que llama la parte mejor de su naturaleza. En los límites extremos de su ser espiritual el hombre se ha vuelto a encontrar desnudo como un salvaje. Cuando encuentra a Dios, por decirlo así, ha quedado despojado: es un esqueleto. Hay que excavar de nuevo en la vida para echar carne. El verbo ha de hacerse carne; el alma está sedienta. Me abalanzaré sobre cualquier migaja en que clave los ojos y la devoraré. Si vivir es lo supremo, entonces viviré, aun cuando deba volverme un caníbal. Hasta ahora he procurado salvar mi preciosa piel, he procurado preservar los pocos pedazos de carne que me cubren los huesos. Eso se acabó. He llegado al límite de la resistencia. Estoy de espaldas contra la pared; no puedo retroceder más. Por lo que se refiere a la historia, estoy muerto. Si hay algo más allá, tendré que reaccionar. He encontrado a Dios, pero no es suficiente. Sólo estoy muerto espiritualmente. Físicamente estoy vivo. Moralmente soy libre. El mundo que he abandonado es una casa de fieras. El amanecer se alza sobre un mundo nuevo, una jungla en que vagan espíritus flacos y con garras aguzadas. Si soy una hiena, soy una hiena flaca y hambrienta: salgo de caza para engordar."
Henry Miller - (Trópico de Cáncer)
Traducción de Carlos Manzano
"Şu anda, yeni günün tan sessizliğinde, suç ve kederle başı dönmüyor muydu dünyanın? Tarihin aralıksız yürüyüşü insan doğasının temel öğelerinden hangisini değiştirebilmişti ki? Ama doğasının iyi olarak nitelediği tarafına ihanet etmişti insan, buydu mesele. Ruhani varlığının en uç sınırlarında bir vahşi kadar çıplaktır insan yine. Tanrı'yı keşfettiğinde üzerindeki her şeyden sıyrılmış olacak; bir iskelet. Kemiklere ten giydirebilmek için tekrar hayatın içine yuvalanmak gerekir. Söz tene dönüşmelidir; ruh susar. Gözüm hangi kırıntıya ilişse üzerine atlayıp mideme indireceğim. Yaşamaksa asıl mesele, yaşayacağım; yamyam gibi de olsa. Bugüne dek değerli kıçımı kurtarmaya çalıştım, kıçımı örten birkaç et parçasını korumaya. Artık paydos. Dayanma gücümün sınırlarına ulaştım. Sırtım duvara dayanmış, daha fazla gerileyemem. Tarih açısından ölüyüm. Öte bir şey varsa, geriye doğru sıçramalıyım. Tanrı'yı buldum; ama beceriksiz çıktı. Ruhani olarak ölüyüm sadece. Cismen hayattayım. Ahlaken özgürüm. Biraz önce veda ettiğim dünya bir hayvanat bahçesi aslında. Gün yeni bir dünyaya ağarıyor, sıska ruhların keskin pençeleriyle gezindiği bir cangıl dünyasına. Bir sırtlansam şayet, sıska ve aç bir sırtlanım: semirme zamanı."
Henry Miller - (Yengeç Dönencesi)
Henry Miller |
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder