Sándor Márai ~ (Embers)
"Böyle bir düşünce olmasa yaşamın bir değeri, insan olmanın bir anlamı kalır mıydı? Ve eğer bir arkadaş gerçek bir arkadaş olmadığı için senden vazgeçiyorsa o zaman onun karakteri ve zayıflıkları hakkında yakınmak doğru olur mu? Bir insanın karşısındakini, sahip olduğu erdemleri, sadakati ve gösterdiği sabır için sevmesi ne anlama gelir ki? Sadakatle ölçülen sevgi türlerinin değeri nedir? Sadık olmayan bir arkadaşı aynen sadık olup kendini feda eden diğerini kabullendiğimiz gibi kabullenmek bizim görevimiz değil mi? Karşısındakinden hiç ama hiçbir şey beklemeden ve talep etmeden gösterilen fedakarlık tüm insani ilişkilerin gerçek muhteviyatı değil midir? Ve ne kadar az beklersen o kadar kendinden vermez misin? Karşısındakine bütün gençlik çağı boyunca güven, tüm erkeklik çağı boyunca fedakarlık ve en sonunda bir insanın diğerine verebileceği en yüksek değer olan kör, koşulsuz, tutkulu güven duygusunu veren insan, sonradan karşısındakinin hain, alçak olduğunu görmek zorunda kalırsa o zaman isyan ederek intikam almak istemesi normal midir? Eğer isyan eder, intikam çığlıkları atarsa o zaman o kandırılan ve terk edilen adamın gerçek bir dost olduğunu söyleyebilir miyiz?"
Sandor Marai ~ (Yürek Yangını)
Photo by E. Fraydman |
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder