Sex and Gender
There is little sense, then, in arguing that the natural function of women is to give birth, or that homosexuality is unnatural. Most of the laws, norms, rights and obligations that define manhood and womanhood reflect human imagination more than biological reality.
To make things less confusing, scholars usually distinguish between ‘sex’, which is a biological category, and ‘gender’, a cultural category. Sex is divided between males and females, and the qualities of this division are objective and have remained constant throughout history. Gender is divided between men and women (and some cultures recognise other categories). So-called ‘masculine’ and ‘feminine’ qualities are inter-subjective and undergo constant changes. For example, there are far-reaching differences in the behaviour, desires, dress and even body posture expected from women in classical Athens and women in modern Athens.
Sex is child’s play; but gender is serious business. To get to be a member of the male sex is the simplest thing in the world. You just need to be born with an X and a Y chromosome. To get to be a female is equally simple. A pair of X chromosomes will do it. In contrast, becoming a man or a woman is a very complicated and demanding undertaking. Since most masculine and feminine qualities are cultural rather than biological, no society automatically crowns each male a man, or every female a woman. Nor are these titles laurels that can be rested on once they are acquired. Males must prove their masculinity constantly, throughout their lives, from cradle to grave, in an endless series of rites and performances. And a woman’s work is never done - she must continually convince herself and others that she is feminine enough.
Success is not guaranteed. Males in particular live in constant dread of losing their claim to manhood. Throughout history, males have been willing to risk and even sacrifice their lives, just so that people will say, ‘He’s a real man!’.
Yuval Noah Harari ~ (Sapiens: A Brief History of Humankind)
Sexo y género
Así pues, tiene poco sentido decir que la función natural de las mujeres es parir, o que la homosexualidad es antinatural. La mayoría de las leyes, normas, derechos y obligaciones que definen la masculinidad o la feminidad reflejan más la imaginación humana que la realidad biológica.
Para hacer que las cosas sean menos confusas, los estudiosos suelen distinguir entre «sexo», que es una categoría biológica, y «género», una categoría cultural. El sexo se divide en machos y hembras, y las cualidades de esta división son objetivas y han permanecido constantes a lo largo de la historia. El género se divide entre hombres y mujeres (y algunas culturas reconocen otras categorías). Las cualidades denominadas «masculinas» y «femeninas» son intersubjetivas y experimentan cambios constantes. Por ejemplo, existen grandes diferencias en el comportamiento, deseos, indumentaria e incluso postura corporal entre las mujeres de la Atenas clásica y las mujeres de la Atenas moderna.
El sexo es un juego de niños, pero el género es un asunto serio. Conseguir ser un miembro del sexo masculino es la cosa más sencilla del mundo. Uno solo necesita haber nacido con un cromosoma X y uno Y. Conseguir ser una hembra es igualmente simple. Un par de cromosomas X bastan. En contraste, convertirse en un hombre o una mujer es una empresa muy complicada y exigente. Puesto que la mayoría de las cualidades masculinas y femeninas son culturales y no biológicas, ninguna sociedad corona automáticamente a cada macho como hombre, ni a cada hembra como mujer. Ni estos títulos son laureles sobre los que uno pueda descansar una vez que se han adquirido. Los machos han de demostrar continuamente su masculinidad a lo largo de su vida, desde la cuna a la tumba, en una serie interminable de ritos y desempeños. Y la obra de una mujer no se acaba nunca: ha de convencerse continuamente y de convencer a los demás de que es lo bastante femenina.
El éxito no está garantizado. Los machos, en particular, viven en el temor constante de perder su afirmación de masculinidad. A lo largo de la historia, los machos han estado dispuestos a arriesgar, e incluso a sacrificar su vida, simplemente para que los demás puedan decir: «¡Es todo un hombre!».
Yuval Noah Harari ~ (Sapiens. De animales a dioses: Una breve historia de la humanidad)
Traducción: Joandomènec Ros i Aragonès
Cinsiyet Karmaşası
Kadının doğal fonksiyonunun çocuk doğurmak olduğunu, eşcinselliğin doğal olmadığını iddia etmenin pek bir anlamı yoktur. Erkekliği ve kadınlığı tanımlayan yasaların, normların, hakların ve zorunlulukların çoğu, biyolojik gerçekliklerden ziyade insanın hayal gücünün ürünüdür.
Bütün bu karmaşayı hafifletmek için akademisyenler biyolojik bir kategori olan "cinsiyet"le kültürel bir kategori olan "toplumsal cinsiyet"i ayırırlar. Cinsiyet erkekler ve dişiler arasında ayrılır ve bu ayrımın ölçüleri tarih boyunca aynı kalmıştır. Toplumsal cinsiyetse erkekler ve kadınlar arasında ayrılmıştır (ve bazı kültürler başka kategorileri de tanımlar). "Erkeksi" ve "Kadınsı" özellikler kişilere özgüdür ve daima değişim geçirir. Örneğin klasik Atina kadınlarıyla Modern Atina kadınlarından beklenen davranışlar, arzular, kıyafetler ve hatta vücut duruşları arasında büyük çaplı farklar söz konusudur.
Cinsiyet çocuk oyuncağı, toplumsal cinsiyet ise ciddi iştir. Erkek cinsinin üyesi olmak dünyadaki en basit şeydir; tek yapmanız gereken bir x, bir de y kromozomuyla doğmuş olmaktır. Dişi olmak da aynı derecede basittir; çünkü bir çift x kromozomu yeterlidir.
Buna karşılık, bir adam veya kadın olmak çok ciddi ve karmaşık bir şeydir. Çoğu erkek ve kadın özelliği biyolojik olmaktan çok kültüreldir. Hiçbir toplum kendiliğinden her erkeği adam, her dişiyi de kadın olarak saymaz. Dahası, bu sıfatlar bir kere kazanıldığında ebediyen de sürmez. Erkekler erkeksiliklerini hayatları boyunca sonsuz bir performans, tören ve ritüeller aracılığıyla sürekli olarak kanıtlamak zorundadır. Bir kadının da işi hiç bitmez, sürekli kendini ve başkalarını yeterince kadınsı olduğuna ikna etmek zorundadır.
Bu çabaların başarılı olması da kesin değildir. Özellikle erkekler erkeksilikle ilgili iddialarının boş çıkmasından ödleri koparak yaşarlar. Tarih boyunca erkekler hayatlarını riske atarak hatta feda ederek erkekliklerini kanıtlamaya çalıştılar, insanlar "tam bir erkek!" desinler diye.
Yuval Noah Harari ~ (Hayvanlardan Tanrılara Sapiens: İnsan Türünün Kısa Bir Tarihi)
|
Tribute to the great Vincent. 1990, by Jan Saudek |